BALLIKAYALAR’DA KAMP GÜNLÜĞÜ

Biz Ballıkayalar Tabiat Parkı’nı gezdik gidiyoruz!
Bu yazımızda sizlere Ballıkayalar’da yaptığımız kamptan edindiğimiz tecrübeleri aktaracağız.

Ballıkayalar Tabiat Parkı’na Ulaşım

Ballıkayalar Tabiat Parkı, İstanbul’a yaklaşık 1 saat uzaklıkta. Gebze Sanayi Bölgesi’ni geçtikten sonra Tavşanlı Köyü‘nün içinden geçerek ulaşabilirsiniz.
Konum için buraya tıklayabilirsiniz.
Biz Cumartesi sabahı 10:30 civarı yola çıktık. 11:30 civarında Tavşanlı Köyü’ne varmıştık. Yol üzerinden ufak tefek alışverişler yaparak 12:00’ye doğru Ballıkayalar’a vardık.

Ballıkayalar’ın Doğası

1995’te tabiat parkı olarak ilan edilen Ballıkayalar’da en geniş alana yayılmış olan meşenin yanında gürgen, kestane, akçaağaç, ıhlamur, sarıçam, söğüt, çınar gibi ağaç türleri bulunmaktadır. Yıl boyunca 50’ye yakın kelebek türü, 110 farklı kuş türünü gözlemleyebileceğiniz Ballıkayalar’da; atmaca, alacakarga, tarla kuşu, bülbül kuşu, su samuru, sincap, çakal, yaban tavşanı ve köstebeğe daha önce rastlanılmış.

Ballıkayalar Tabiat Parkı’na gittiğinizde kanyon duvarlarıyla birlikte, vadi içerisinde akarsuyun kireçtaşlarını eritmesi ve aşındırması sonucu oluşan oyukları, kovukları, dev kazanları ve bunları çevreleyen muhteşem doğal bitki örtüsünü görebilirsiniz.

Ballıkayalar Tabiat Parkı Giriş Ücreti

Eylül 2020 itibariyle güncel fiyat bilgisi kişi başı 10 TL, otopark 40 TL. Biz toplamda 60 TL vererek kamp alanına girdik.
Günübirlik piknikçiler için de kişi başı fiyat aynı.

Ballıkayalar’da Kamp

Ballıkayalar’a vardığımızda bir görevli bize “Piknik mi, gezi mi?” diye sordu. Biz “Kamp” deyince bizi başka bir görevliye yönlendirdi. Görevli, öncelikle içeriye bakabileceğimizi beğenmezsek çıkabileceğimizi söyledi. Biz de göz atmak ve çadır alanı bulmak için içeriye girdik.

İzlediğimiz videolardan ve okuduğumuz bloglardan kamp alanının gayet iyi olduğu düşüncesiyle burayı seçmiştik. Öncelikle hayal kırıklığı yaşadığımızı söylemekte fayda var. Orada gördüğümüz bir başka kampsever grupla konuştuğumuzda çitlerin diğer tarafında bulunan kanyon tarafında kampın yasaklandığını ve sadece bu alanda kamp yapabileceğimizi öğrendik.
Hali hazırda Cuma gecesinden gelen kampçılar olduğu için biraz orta bir alanda çadırımızı kurduk.

Bu arada ne yazık ki, çadır kurulan alana günübirlik piknikçiler de alınıyor. Bu yüzden biraz karışık ve gürültülü bir ortam var. Eğer kafa dinleyebileceğiniz sessiz ve sakin bir ortam arıyorsanız maalesef Ballıkayalar şu an için öyle bir yer değil.

Şu an için diyoruz çünkü, öğrendiğimiz bir başka bilgiye göre, yakın zamanda kamp yapmak yasaklanacakmış ve kanyon tarafına bir kamp tesisi kurulacakmış.
Eğer bu yeni kamp tesisini bizden önce gidip deneyimlerseniz lütfen yorumlarda bizimle düşüncelerinizi paylaşın 🙂

Kamp/piknik alanında WC ve bulaşık yıkayabileceğiniz çeşmeler bulunuyor ancak hijyen adına herhangi bir beklentiye girmeyin. Birçok yerde olduğu gibi, verdiğiniz ücretin karşılığında bir hizmet alamıyorsunuz.

Kampseverler için ufak bir not olarak, sinek ve böceklerin az olduğunu söyleyebiliriz. Ancak hiç yok diyemeyiz, siz yine de tedbirsiz gitmeyin.

Ballıkayalar’da Kanyon Yürüyüşü ve Kaya Tırmanışı

Dağcılık sporu açısından çok değerli, Marmara bölgesindeki en önemli kaya tırmanışı bölgesi olan Ballıkayalar’da dere boyunca yolu takip ederek yürüyüş yapabilir, önceden ayarlamak koşuluyla kaya tırmanışı yapabilirsiniz.

Biz kanyonda yürüyüş yapmayı tercih ettik. Yürüyüş dediğimize bakmayın, bazı noktalarda kayalara tırmanmak, atlamak, zıplamak durumundasınız 🙂 Bu sebeple kıyafet ve ayakkabı tercihiniz çok önemli. Yürüyüşe çıkarken rahat kıyafetler ve varsa su geçirmez, kaymaz tabanlı bir yürüyüş ayakkabısı tercih edin.

Park girişinden itibaren dere boyunca takip ettiğimiz yürüyüş yolunda yaklaşık 1 saat sonra ufak bir şelale gördük. Daha ileri gitmek istedik ancak dönüş yolunu da hesaplayarak karanlığa kalmak istemediğimiz için geri döndük.

Kanyonun içinde yol boyunca kendinizi gerçekten doğayla iç içe hissediyor ve huzur buluyorsunuz, eğer kalabalık değilse 🙂

Ballıkayalar Kamp Menümüz

Öncelikle Ballıkayalar’da ateş ve mangal yakılabildiğini söyleyelim. Biz her ihtimale karşı kamp ocağımızı da götürmüştük ancak ateş yakılabildiğini görünce planladığımız menüyle devam ettik.

Cumartesi gidip, Pazar günü döndüğümüz kampta; ilk gün öğlen menümüzde sac tavada menemen vardı. Akşam ise mangalda köfte, sucuk keyfi yaptık.
Pazar kahvaltımızda güveçte yumurta, yağda kavrulmuş biber salçası, evde yaptığımız fıstık ezmesi, tahin-pekmez, zeytin, domates, salatalık vardı. Diğer peynirlere göre daha dayanıklı olduğunu öğrendiğimiz keçi peynirimiz ise açlıktan ağlayan yavru köpeklere mama oldu 🙂
Pazar günü son öğünümüzde makarna yemeyi planlamıştık ancak kalabalık ve gürültüye daha fazla dayanamayınca eşyalarımızı toplayıp yola koyulduk.

Bu arada su, meşrubat ve ekmek ihtiyacınızı girişteki büfeden karşılayabilirsiniz. Büfede nakit ve kredi kartı geçiyor. Bunların dışındaki tüm ihtiyaçlarınızı gelirken yanınızda getirmeniz gerekiyor. İsterseniz yol üzerindeki Tavşanlı Köyü’nden alışveriş yapabilirsiniz.
Eğer alkol almayı düşünüyorsanız köy içinde alabileceğiniz bir yer yok, en yakın tekel 8-10 km uzaklıktaki Gebze merkezde bulunuyor.

Ballıkayalar’da Kamp Günlüğü Özeti